Memlektten insan manzaraları ...
SSK gözlüğü yazılır. Tansiyona şekere bakılır. Kurban kesilir..."
(Gebze’de bir eczanenin camından...)
Aksaray’da bir lastikçinin vitrininden:
(Vindovslu aletle rot balansı yapıyoruz...)
"Kartuş ve kolonya doldurulur."
(Eskişehirde bir dükkanın camından...)
"Burada adam olana, edebiyle konuşana hizmet verilir..."
(Eminönünde bir bakkalın camından...)
İzmir’deki enterasan bir kuaförün devasa afişindeki gaz verici cümle:
"Bir fön neyi değiştirmez ki !..."
Bir kırtasiyenin camından:
"Patlayan top geldi !..."
Kocaeli Hereke’de Y.Y.B.F. karşısında kendi halinde bir bakkalın camından:
"Penguen Yemi bulunur !"
İki kişi arasındaki bir muhabbet:
"Abi ! Robinson’daki de eşeklik aslında, niye Cuma ile samimi oluyor ki"
Kadıköy’de bir duvar:
"Reşat, lütfen buraya park yapma !..."
Kaş’ta Doğan görünümlü bir Şahin’in arka camından:
"The Anatolian child does not eat these feet !..."
"Geçmiş olsun, buraya kadar frensiz geldik !..."
İşe gelmek için bindiğim dolmuşun şoförü, son durağa geldiğimizde sırıtarak...
Yaşlı teyze:
"Evladım sağda mübarek bir yerde"
Minübüs şoförü:
"Az ilerde Cami var, seni orada bırakayım teyze..."
Adana’da belediye otobüsünde ön ve arka kapıda görevli 2 muavin arasında geçen diyalog:
Muavin1 : Durakta inecek var mı ?
( yolculardan ses çıkmaz )
Muavin2 : Olumsuz !...
Eskişehir’de bir belediye otobüsü:
Biletçi :"Arrrrka tamammm, kapat arkayı !"
( bir teyze arka kapıya sıkışır )
Biletçi : Karı sıkıştı, aççç kapağ !...
Otobüs Şoförü: "Paso lütfen !..."
( pasoyu almak için cüzdanına davrandığında... )
Aynı Şoför:
"Varsa gösterme !..."
SSK gözlüğü yazılır. Tansiyona şekere bakılır. Kurban kesilir..."
(Gebze’de bir eczanenin camından...)
Aksaray’da bir lastikçinin vitrininden:
(Vindovslu aletle rot balansı yapıyoruz...)
"Kartuş ve kolonya doldurulur."
(Eskişehirde bir dükkanın camından...)
"Burada adam olana, edebiyle konuşana hizmet verilir..."
(Eminönünde bir bakkalın camından...)
İzmir’deki enterasan bir kuaförün devasa afişindeki gaz verici cümle:
"Bir fön neyi değiştirmez ki !..."
Bir kırtasiyenin camından:
"Patlayan top geldi !..."
Kocaeli Hereke’de Y.Y.B.F. karşısında kendi halinde bir bakkalın camından:
"Penguen Yemi bulunur !"
İki kişi arasındaki bir muhabbet:
"Abi ! Robinson’daki de eşeklik aslında, niye Cuma ile samimi oluyor ki"
Kadıköy’de bir duvar:
"Reşat, lütfen buraya park yapma !..."
Kaş’ta Doğan görünümlü bir Şahin’in arka camından:
"The Anatolian child does not eat these feet !..."
"Geçmiş olsun, buraya kadar frensiz geldik !..."
İşe gelmek için bindiğim dolmuşun şoförü, son durağa geldiğimizde sırıtarak...
Yaşlı teyze:
"Evladım sağda mübarek bir yerde"
Minübüs şoförü:
"Az ilerde Cami var, seni orada bırakayım teyze..."
Adana’da belediye otobüsünde ön ve arka kapıda görevli 2 muavin arasında geçen diyalog:
Muavin1 : Durakta inecek var mı ?
( yolculardan ses çıkmaz )
Muavin2 : Olumsuz !...
Eskişehir’de bir belediye otobüsü:
Biletçi :"Arrrrka tamammm, kapat arkayı !"
( bir teyze arka kapıya sıkışır )
Biletçi : Karı sıkıştı, aççç kapağ !...
Otobüs Şoförü: "Paso lütfen !..."
( pasoyu almak için cüzdanına davrandığında... )
Aynı Şoför:
"Varsa gösterme !..."