Yemeyle ilgili problemler

Yemeyle ilgili problemler

Bu konudaki problemler, çocuklarda farklı biçimlerde ortaya çıkmaktadır. Normal çocuklarda bile yemek yemeyle ilgili problemler yaşanırken, otistik çocuklarda bu problemlerin var olması gayet normaldir.

En belirgin yeme problemlerinden biri, çocuğun sadece belli yiyecekleri yemesi, ikincisi ise, katı ve taneli yiyecekleri yiyememesidir. Kimi çocuk, belli bir yaşa kadar yalnızca bir iki çeşit yemek yer ve o yemekler dışında asla başka bir şey yemez. Kimi çocuk ise sadece sıvı yemekleri yer, kesinlikle taneli ve katı yiyecekleri yiyemez.

Çok seçici olan çocukların aksine, bulduğu her şeyi yiyen çocuklar da vardır. Özellikle ağır düzeydeki çocuklar, yerde, çöpte ve başkasının elinde gördüğü her türlü yiyeceği alıp yer. Bazıları ise yenilmeyen türdeki nesneleri yer. Çocuk, eline geçen her türlü nesneyi önce ağzına götürür; eğer yiyebileceği yumuşaklıkta ise yer. Örneğin, kendi kakası, boya, çamaşır suyu, deterjan, yapıştırıcı, silgi... Böyle çocukların olduğu ortamlar çok dikkatli düzenlenmelidir. Çocuğun yiyebileceği zararlı nesneler çocuğun ulaşamayacağı (kilitli) yerlerde muhafaza edilmelidir.

Kimi çocuk, ilerlemiş yaşına rağmen sıvı içecekleri sadece biberondan içer. Bu çocukları bu davranışından vazgeçirmek için biberon aşamalı olarak kaldırılmalıdır. Öncelikle biberon emziği her gün aşamalı olarak genişletilmeli, sonra biberon, bebekler için yapılmış dar ağızlı su bardağıyla değiştirilmelidir. Daha sonra normal bardak kullanıncaya kadar, bir önceki bardak daha geniş ağızlı bir bardakla değiştirilmelidir.

Yalnızca belli yiyecekleri tüketen çocuklar, gerekli vitamin ve mineralleri alamamaktadır. Bu sorunla baş edebilmek için iki yöntem denenir. Birincisi, çocuğun yiyemediği yiyecekler azar azar diğer yediği yiyeceğin arasına katılır ve diğer yiyecekleri yiyinceye kadar bu uygulamaya devam edilir. Örneğin, Ali kakaolu kek dışında diğer kekleri yemezdi. Kek yapılırken çok az bir kısmı kakaosuz yapıldı. Kek kesilirken küçük bir parça çocuğa verilirdi. Kakaolu olmayan kısım, kakaolu kısmın arasında kalırdı. İlk birkaç denemede Ali, kakaosuz kısmı ayırıp atardı; fakat sonra kakaosuz kısmı da yemeye başlayınca, kekin kakaosuz kısmı artırıldı ve beş haftalık bir uygulamadan sonra kakaosuz keki de yemeye başladı. İkinci yöntem ise, çocuğun yiyemediği yiyecekten az bir miktar alınır ve çocuğun çok sevdiği yiyecekten önce yemesi için çocuğa verilir; bunu yemeden sevdiği yiyeceğin verilmeyeceği söylenir. Çocuk yedikten sonra sevdiği yiyecek verilir. Yiyemediği yiyeceğin miktarı giderek artırılır. Örneğin, Ahmet kurufasulye, nohut, pilav gibi taneli yiyeceklerin olduğu yemekleri yemezdi. En çok peynirli tost yemeyi severdi. İlk hafta önce peynirli tost gösterildi, Ahmet almak için elini uzattığında tost geri çekildi. Başka bir tabakta fasulye yemeği verildi ve kaşıkla bir fasulye alınarak şöyle denildi: “Bunu ye, sonra tostu ye.” Ahmet yememek için iki üç dakika diretti ve “Tost ver” diyerek ağladı; fakat fasulyeyi yemeden tostun verilmeyeceğini anlayınca fasulyeyi yedi. İlk hafta sadece bir fasulye yedirildi, sonraki haftalarda fasulye sayısı giderek artırıldı. Onuncu hafta taneli yemekleri de yemeye başladı.

Bazı çocuklar da yemeği çok geç yer veya yemekten çok yemekle oynamayı tercih eder. Buna benzer problemler normal çocuklarda da çok sık görülür ve yaşın ilerlemesiyle azalmaktadır.

KAYNAK: Çetin ÖZBEY, Otizm ve Otistik Çocukların Eğitimi, İnkılap Kitapevi, İstanbul, 2005.

ahhh.ahhhhh...denemediğim hiçbir şey kalmadı nerdeyse ama hala aynı.bir gün yiyor üç gün peşinde koşturuyor,bu kadar nasıl aç kalabiliyor bilmiyorum ama benden daha inat.sevdiği şeyin içine yemediği bir şeyi saklamak gibi bir durum söz konusu olamaz,nasıl bir koku ve tat alma duyuları var bilmiyorumki?dedektör gibi hemen anlıyor.neyse bir kaç haftadır biraz daha iyi,en azından denemeye başladı. :kadinca:

pamukşeker20 demiş ki:ahhh.ahhhhh...denemediğim hiçbir şey kalmadı nerdeyse ama hala aynı.bir gün yiyor üç gün peşinde koşturuyor,bu kadar nasıl aç kalabiliyor bilmiyorum ama benden daha inat.sevdiği şeyin içine yemediği bir şeyi saklamak gibi bir durum söz konusu olamaz,nasıl bir koku ve tat alma duyuları var bilmiyorumki?dedektör gibi hemen anlıyor.neyse bir kaç haftadır biraz daha iyi,en azından denemeye başladı. :kadinca:

dedektör lafınız çok doğru.benimki de öyle.imkanı yok kandıramıyorsun.mesela baharatlı kraker almıyorum ben alerji yapıyor yarım saat içinde.bakkalda tutturdu.babası da alalım evde değiştiririz peynirliyle dedi.eve geldik,peynirliyi baharatlının ambalajının içine koyduk baharatlıyı da peynirlinin içine.baharatlının paketini koydum masaya;aldı bir tane,baktııı baktııı,sonra gitti ambalajın üzerindeki baharatlı krakerlerin resmine baktı;resimdekinde karabiber tozu parçaları nokta şeklinde ama elindeki bembeyaz.uyandı benimki:)))) hemen elinden bıraktı bir daha da o pakete yanaşmadı.ama bazı sesler çıkararak orjinalini istediğini belli etti.eşimle öldük gülmekten.**çocuk resmen babasıyla beni bir çuvala koydu,salladı salladı yapıştırdı duvara!!!!!
benim kızım 1 yaşından beri tahta,kablo kaplaması,sert plastik olan herşeyi kemirip yutuyordu.yemek gösterdiğimde pııııır kaçıyordu.reklamlarda knorun çorba reklamı çıktığında evin öbür ucuna kadar kaçıyordu.zannediyordu kendisine yedirilecek.
çok karıştırdım sevdiği içine sevmediklerini ama nafile pamukşaker20nin dediği gibi tam bir dedektör cadı!!!! ama bulacaz bir çaresini yapacak başka birşey yok.