BİOKİMYASAL TEDAVİLER
İlaç Tedavisi: Otizmin tedavisinde primer bir ilaç uygulaması yoktur. Kullanılan ilaçlar genellikle otizm ile ilgili semptonları azaltmaya yönelik olarak kullanılır. Bu semptonlar şöyle sıralanabilir. Aşırı hareketlilik, huzursuzluk, kendine zarar veren davranışlar, saldırganlık, takıntılar ve bazı çocuklarda görülen epileptik nöbetler. Ancak ilaç tedavisi ile ilgili problemlerin giderilmesinde tek başına kullanıldığında yeterli olmamaktadır. Bu tedaviyi destekleyecek eğitim ve davranış programlarının yapılması gerekmektedir. İlaç tedavisine başlayacak ailelerin güvendikleri bir çocuk psikiyatrisi ile çocuklarının durumunu, oluşabilecek riskleri ve karşılabilecekleri yan etkileri detaylı bir şekilde konuşmaları ve ikna olduktan sonra tavsiye edilen ilacı düzenli bir şekilde ve doktor kontrolü altında almaya devam etmeleri gerekmektedir. Psikiyatrik ilaçlarında diğer ilaçlar gibi etkisini görmek için belli bir süre geçmesini beklemek gerektiği, istenildiği anda kesilemeyeceği bilinerek hareket edilmelidir.
Vitamin Tedavisi: Bu yöntemin öncüsü Dr. Bernard Rimland`dir. Amerika`da Autism Research Institute adlı kuruluşun başında bulunan Dr. Rimland 1960`lı yılların başında bazı ailelerden çocuklarına, belirli vitaminleri verdikleri zaman gelişmeler gördüklerini bildiren raporlar almıştır. Bunun sonucunda bir araştırma yöntemi geliştirerek vücut metabolizmasını normal hale getirmek ve davranış problemlerini azaltmak amacı ile yüksek dozda B6 vitamini ve Magnezyumu birlikte kullanmışlardır. Bu tedaviyi gören çocuklarda, belli alanlarda %35-50 oranında gelişmeler sağlandığını belirlemişlerdir. Dr. Rimland`in gelişme sağlandığını iddia ettiği alanlar şöyle sıralanabilir. Konuşma, uyku düzeni, sinirlilik, dikkat, öğrenme arzusu ve kendine zarar verici hareketler. Vitamin ve minerallerle beraber alınması ve dozunun ayarlanması gerektiği için bir doktorun tavsiyesi ile başlanması şarttır.
Diyet Uygulamaları: Bu alanla en çok uygulanan diyet türü, glüten ve kazeinden arındırılmış gıda rejimleridir. Glüten buğday ve diğer tahıllarda bulunan bir madde olup, kazein ise bir süt proteinidir. Pek çok aile gıdalarında süt ve süt ürünlerini kestikten sonra bazı otistik semptomlarda azalma ve iyileşme gördüklerini belirtmiştir. Bunların arasında en önde gelen isim otistik çocuğu ile ilgili olarak yazdığı “Fighting for Tony” adlı kitabı ile Amerika`da diyet konusunun yaygınlaşmasını sağlayan Mary Callahan`dır. Bu maddelere karşı vücuttaki toleranssızlığın, beyin dokularının şişmesine yol açtıgı iddia edilmektedir. Bu durum polene karşı alerjik olan bir kişide burun kızarmasına ve tahriş olmasına çok benzer bir sonuç yaratır. Ancak beyin dokularındaki bu şişkinligi görmek mümkün değildir. (Gerlach, E. 1996)
Alerjik reaksiyonlara sebep oldugu iddia edilen bir diğer madde de buğdaydır. Bununla ilgili olarak vücutta metabolize edilemeyen glütenin yol açtıgı düşünülen otistik semptomların, buğday ve tahıldan arındırılmış gıda rejimleri sayesinde kontrol altına alındığı söylenmektedir.
Bazı araştırmalar otistik kişilerin metabolizmasında, enzim noksanlığı nedeni ile peptitlerin amino asitlere dönüştürülmesinde sorun bulunduğunu ortaya koymuştur. Proteinin iki kaynağı olan glüten (buğday, çavdar, yulaf ve diğer tahıllar) ve kazein ( süt proteini ) bu konuda üstünde çalışılan maddelerdir. Bazı otistik kişilerin idrar örneklerinde normalin çok üstünde peptit seviyesine rastlanması bu bağlantıyı kuvvetlendirip uzmanları özel gıda rejimleri oluşturma yoluna itmiştir.
Bu alerjileri ortaya çıkarmak için pek çok test yapılması gerektiği için tıbbi bir destek alınması şarttır. Bazı dışkı ve saç analizlerinin yapılması gerekmektedir. Bu konuda yurtdışında bu analizleri yapan bir kurum ile ilişki kurmak uygun olacaktır.
Allergy Induced Autism Support and Self-Help Group
3 Palmera Av. Calcot
Reading, Berks, RG3 7DZ
United Kingdom
Tel:0734 41 94 60
Kaynak: SOS Otizm Kitabı
İlaç Tedavisi: Otizmin tedavisinde primer bir ilaç uygulaması yoktur. Kullanılan ilaçlar genellikle otizm ile ilgili semptonları azaltmaya yönelik olarak kullanılır. Bu semptonlar şöyle sıralanabilir. Aşırı hareketlilik, huzursuzluk, kendine zarar veren davranışlar, saldırganlık, takıntılar ve bazı çocuklarda görülen epileptik nöbetler. Ancak ilaç tedavisi ile ilgili problemlerin giderilmesinde tek başına kullanıldığında yeterli olmamaktadır. Bu tedaviyi destekleyecek eğitim ve davranış programlarının yapılması gerekmektedir. İlaç tedavisine başlayacak ailelerin güvendikleri bir çocuk psikiyatrisi ile çocuklarının durumunu, oluşabilecek riskleri ve karşılabilecekleri yan etkileri detaylı bir şekilde konuşmaları ve ikna olduktan sonra tavsiye edilen ilacı düzenli bir şekilde ve doktor kontrolü altında almaya devam etmeleri gerekmektedir. Psikiyatrik ilaçlarında diğer ilaçlar gibi etkisini görmek için belli bir süre geçmesini beklemek gerektiği, istenildiği anda kesilemeyeceği bilinerek hareket edilmelidir.
Vitamin Tedavisi: Bu yöntemin öncüsü Dr. Bernard Rimland`dir. Amerika`da Autism Research Institute adlı kuruluşun başında bulunan Dr. Rimland 1960`lı yılların başında bazı ailelerden çocuklarına, belirli vitaminleri verdikleri zaman gelişmeler gördüklerini bildiren raporlar almıştır. Bunun sonucunda bir araştırma yöntemi geliştirerek vücut metabolizmasını normal hale getirmek ve davranış problemlerini azaltmak amacı ile yüksek dozda B6 vitamini ve Magnezyumu birlikte kullanmışlardır. Bu tedaviyi gören çocuklarda, belli alanlarda %35-50 oranında gelişmeler sağlandığını belirlemişlerdir. Dr. Rimland`in gelişme sağlandığını iddia ettiği alanlar şöyle sıralanabilir. Konuşma, uyku düzeni, sinirlilik, dikkat, öğrenme arzusu ve kendine zarar verici hareketler. Vitamin ve minerallerle beraber alınması ve dozunun ayarlanması gerektiği için bir doktorun tavsiyesi ile başlanması şarttır.
Diyet Uygulamaları: Bu alanla en çok uygulanan diyet türü, glüten ve kazeinden arındırılmış gıda rejimleridir. Glüten buğday ve diğer tahıllarda bulunan bir madde olup, kazein ise bir süt proteinidir. Pek çok aile gıdalarında süt ve süt ürünlerini kestikten sonra bazı otistik semptomlarda azalma ve iyileşme gördüklerini belirtmiştir. Bunların arasında en önde gelen isim otistik çocuğu ile ilgili olarak yazdığı “Fighting for Tony” adlı kitabı ile Amerika`da diyet konusunun yaygınlaşmasını sağlayan Mary Callahan`dır. Bu maddelere karşı vücuttaki toleranssızlığın, beyin dokularının şişmesine yol açtıgı iddia edilmektedir. Bu durum polene karşı alerjik olan bir kişide burun kızarmasına ve tahriş olmasına çok benzer bir sonuç yaratır. Ancak beyin dokularındaki bu şişkinligi görmek mümkün değildir. (Gerlach, E. 1996)
Alerjik reaksiyonlara sebep oldugu iddia edilen bir diğer madde de buğdaydır. Bununla ilgili olarak vücutta metabolize edilemeyen glütenin yol açtıgı düşünülen otistik semptomların, buğday ve tahıldan arındırılmış gıda rejimleri sayesinde kontrol altına alındığı söylenmektedir.
Bazı araştırmalar otistik kişilerin metabolizmasında, enzim noksanlığı nedeni ile peptitlerin amino asitlere dönüştürülmesinde sorun bulunduğunu ortaya koymuştur. Proteinin iki kaynağı olan glüten (buğday, çavdar, yulaf ve diğer tahıllar) ve kazein ( süt proteini ) bu konuda üstünde çalışılan maddelerdir. Bazı otistik kişilerin idrar örneklerinde normalin çok üstünde peptit seviyesine rastlanması bu bağlantıyı kuvvetlendirip uzmanları özel gıda rejimleri oluşturma yoluna itmiştir.
Bu alerjileri ortaya çıkarmak için pek çok test yapılması gerektiği için tıbbi bir destek alınması şarttır. Bazı dışkı ve saç analizlerinin yapılması gerekmektedir. Bu konuda yurtdışında bu analizleri yapan bir kurum ile ilişki kurmak uygun olacaktır.
Allergy Induced Autism Support and Self-Help Group
3 Palmera Av. Calcot
Reading, Berks, RG3 7DZ
United Kingdom
Tel:0734 41 94 60
Kaynak: SOS Otizm Kitabı